Türksat 5B uydusu bir Sovyet uydusu ile çarpışmaktan son anda kurtuldu

Rusya Uzay Ajansına ait Kosmos 1247 adlı erken uyarı uydusu, Türksat 5B uydusunu yaklaşık 13 km ile yakın geçiş yaptı, olası çarpışma Türksat Uydu Kontrol merkezinin dikkati sayesinde önlendi.

Uydu Kontrol Merkezi Direktörü Dr. Ümit Cezmi Yılmaz'ın verdiği bilgiye göre, Sovyetler Birliği tarafından 1982 yılında yörüngeye erken uyarı amacıyla gönderilen ancak yıllar önce işlevsiz duruma gelen Kosmos 1247 uydusu, Türksat 5B uydusu ile aynı yörünge ekseni değerlerinde olması ve olası bir çarpışma ve tehlike nedeniyle 20, 25 gündür takip edilmekteydi. Dün, bu takibin sonucu alındı ve yaklaşık 40 bin km irtifada bulunan, 2021 yılının sonunda, Amerika Birleşik Devletlerinden SpaceX Falcon 9 roketiyle uuzaya gönderilen en güncel uydu olan Türksat 5B'ye Kosmos 1247'nin yaklaştığı saptandı. Saniyede yaklaşık 3 km hızla seyreden 4.500 kg ağırlığa sahip Türksat 5B uydusu, kontrol merkezindeki mühendislerin dikkati sayesinde kaçış manevrasıyla aynı hızlarda yaklaşık 1.500 kg ağırlığa sahip bir uzay enkazı olan Kosmos 1247 ile çarpışmaktan kurtulmuş oldu.

Uydu Kontrol Merkezi Direktörü Dr. Ümit Cezmi Yılmaz, uzay enkazlarının yörüngelerinin bu yüksekliklerde kısa sürede değişmediğini, ancak yörünge hesaplamalarının sık sık güncelleme yapıldığını belirtiyor. Türksat Uydu Kontrol Merkezinin bu nedenle Türksat Uydularına fiziksel olarak yaklaşan tüm cisimleri sürekli olarak gözlemlediğini ve gerekli hallerde buna benzer kaçınma manevraları yaptığını söylüyor.

Uzay Enkazlarını Azaltma Yönergesine göre, aslında işlevsel halde bulunmayan ya da uzay çöpü haline gelen uyduların, çalışır haldeki son dönemlerinde yakıtlarını kullanarak mezarlık yörüngesi adı verilen bir yörüngeye çekilmesi ve pasif halde tutulması şart. Buna aykırı davranılması halindeyse mevzuatlarda bir yaptırım bulunmuyor. Fakat 1967 Tarihli Ay ve Diğer Gök Cisimleri Dahil Dış Uzayın Barışçıl Keşfi ve Kullanılmasında Devletlerin Faaliyetlerini Yöneten İlkeler Hakkında Anlaşma Madde I “ Ay ve diğer gök cisimleri dâhil, uzayın keşfi ve kullanılması, iktisadî veya bilimsel kalkınma derecelerine bakılmaksızın, bütün ülkelerin hayır ve menfaatine yürütülmelidir; bu bütün insanlığa tahsis olunmuştur (…)” İlk fıkrada tüm uzayın her bireye tahsis edildiği ifade edilmiştir. Bir genel tahsisli alanda özel mülkiyete ilişkin faaliyetler ancak diğerlerinin özeline girilmediği şekilde yürütülebilir. Topluma açık bir alanda bulunurken yaptığımız çalışmalarla çevreyi kirletemeyiz, kirlettiğimiz bölgeyi de temizlememiz gerekmektedir. Aslında uzay çağının ilk yıllarından itibaren yapılan çalışmalarla devletlerin buna benzer bir hareket tarzı sergilediğini rahatlıkla söylemek gerekir. Uzay onların olduğu kadar da bütün insanlığındır, çalışmalarını zararsızca yapmak ve yörüngeler dahil uzayı kirletmemek durumunda olmalıdırlar. Aslında bu noktadan hareketle uzay çöplerinin ortaya çıkarılmasının bu maddeye aykırı olduğu yorumunu yapmaktayız. Yani özetle uzayda yapılan her türlü çalışma maddede karşılığını bulduğu şekliyle “bütün ülkelerin hayır ve menfaatine” yürütülmelidir.


Dolayısıyla uzay çöplerini ortaya çıkaran ya da işlevsiz başıboş dolaşmasına sebebiyet veren ülkelerin bu açıdan anlaşmaya aykırı hareket ettiğini söylemek mümkündür.

Türksat 5B uydusu bu yakın temastan son dakika hamlesiyle kurtulmuş oldu, ancak Kosmos 1247 ve benzeri enkazların tehlikesi devam ediyor. Bu tarz soyut tehlikelerin somut tehlikeye dönüşmeden önce ivedilikle önlenmesi daha büyük önem taşıyor. Buna ilişkin olarak bazı kurum ve kuruluşların uluslararası bazda çalışmalar yaptığı biliniyor ancak fiziki anlamda herhangi bir girişim de yok. Uzay trafiğinin düzene sokulması açısından belirli yörüngelerin artık bir disiplin içerisinde kullanılması gerekiyor. Bu nedenle uluslararası bir uzay trafik merkezinin kurularak ortak verileri birbirleriyle paylaşması bu tarz çarpışmaların hatta yakın geçişlerin de önüne geçebilir. Diğer yandan yine işbirliği ile uzay çöplerinin toplanması da mümkün gözüküyor. 

Görüntülenme Sayısı: 453